1 Ağustos 2009 Cumartesi

UZ


Hayatın detaylarında kısılıp kalmış bir ömür; nefesi yorgun bir hayvanınki gibi kesik, zayıf… Kollarını bir türlü yaşamaya açamıyor bu yüzden, ezkaza becerse bunu, ayakları takılıyor tam da uçmağa başlamışken. Zamansız bir ölüm, kabiliyetsiz ve yılgın bir baba, geçim derdi, defterlerden ve kitaplardan kocaman bir tepe, karanlık bir oda, artık gülmeyen gözler, bir daha ağlayamayacak kadar yabancılaşmak kendine, ağızda tuhaf bir tat, eksik kalmış cümleler, hep yorgun bir beden sürükleye sürükleye taşıdığı ayaklarına dolananlar. Büyük laflar edemeyeceğini biliyor artık. Beklenen tek bir cümle hep, gri bir enkaza veya rengârenk bir mezbeleliğe dönen bu zihni ayağa kaldıracak.

Hiç yorum yok: